Merhabalar
Blogumu uzun zamandır ihmal ediyorum. En kötüsüde arkadaşlarımı takip edememek, onların o maharetli elleriyle yaptıkları tarifleri, keyifle rahat rahat okuyamamış olmam. Bu sıralar kitap okumaya ağırlık veriyorum. Uzun zamandır okumayı istediğim ama okuyamadığım ve okuduğumda da sonunda beni çok mu çok etkileyen hatta ağlatan bir kitap As Maça. Yazarı Selim Çiprut.
İlk defa okuduğum bir kitap hakkında blogumda yorum paylaşacağım beni çok etkilemiş olması ilk nedeni sanırım.
As Maça'nın kitap arkası tanıtımını yazmak pek sizi aydınlatmaz hatta isterseniz bunu her hangi bir siteden kolaylıkla bulabilirsiniz. Beni etkileyen yerlerini, neden okunası bir kitap olduğunu paylaşmak istedim.
As Maça'nın ilk sayfalarını okurken ne kadar basit bir anlatım diye söylendim hatta bir kenara koymayı bile düşündüm ama okudukça beni benden alıp götürdü resmen. Yaklaşık 3 günde okudum.
İlk kitapla ilgili sözüm böyle bir insan var mı? Bir karakter var ki Metin adam tanımı yapılacak adam gibi adam... Kitap da insanlık,dostluk,iyilik,meşakat,özveri,saygı,hoşgörü,anlayış vs.. Gibi sözlerin layığı bir çok hareketin hepsi var bunları zaten anlatmaya gerek yok.
Asıl anlatılacak bana göre adam Metin ah!
Yok böyle yüreği merhametli,ince düşünceli güzel insan. Yazarı da ayrı tebrik etmek lazım. Biri oturup özellikle kırk yıl düşünse böyle dört dörtlük bir insan hayal edemezdi. Kitabın 4 erkek karakteri, hepsininde kendince yetenekleri var. Hepside hayallerini gerçekleştirmiş ve toplumun üst tabakasında belli statüleri olan karakterler. İşin hoş tarafı her karaktere bir amaç bir hedef belirleyen yazar Metin'e futbol aşkından başka bir özellik çizmemiş gibi görünsede kitapda da dediği gibi her insanın hayatında bir As Maça'sı olmalı. Bu illa bir sevgili olacak demek değil böyle bir dost çok nadir bulunur. Selim baş rolde, yahudi bir çocuk ve bunu da özgürce yaşayan kendinden emin, dik duruşlu, sanırım aynı babası olacak bir karakter. İlyas, asi, espirili, hayatı ciddiye almayan, asabi ve bunlara karşılık ailesine sahip ve sadık bir karakter. Emre en zıpırları, romantik, çapkın, başarılı bir sanatçı. Metin babasını ve annesini küçük yaşta kaybetmiş,Galatasaray aşığı bir fenatik( fanatikliği uç noktalarda yaşamayan en basit örneği maç izlerken bile sakinliğini koruyan fakat futbol hastası olan,kitaptan çıkardığım tarifi ve Selim'in taktığı lakabı) Bu dört çocuğun birlikte geçirdikleri iyisiyle kötüsüyle anıları anlatılıyor. İlerleyen yaşlarında bile birbirlerine olan sevgilerini, saygılarını kaybetmeyen 4 as. Kader hayatımızın belirli dönemlerinde sanki hiç bitmeyecekmiş gibi gelen acılar yaşatsada her gecenin sabahını da yaşatıyor. Acı,kaderle bağlatılı, bize acı görünsede başkalarının sevinci oluyor. En basit örnekle balıkçının balığı yakaladığında duyduğu mutluluk,balığın acısı... Bu geceleri bu karanlığı bir kibritle bile anlık aydınlatabilecek dayanaklar, insanlar arıyoruz ve eğer o kişiler yanımızda olursa sabahı beklerken o hüzünlü halimizde bile zamanın ve acının farkında olmadan ufak sıyrıklarla atlatılıyor. Bu tarz olaylar zinciri insanlar arasındaki unutulmuş yada unutulmaya yüz tutmuş değerler 4 arkadaş arasında ki yaşanan süreçte işleniyor. İnsanın yada insan olanın şöyle bir etrafına bakıp benimde hayatımda bir As Maça'm var mı? Yada olacak mı ? Deme ihtiyacı oluyor işte...
Çevrenizde yüreği güzel insanlar olması dileğiyle...
Kitabın yorumlarına bakınırken filminin çıkacağını öğrendim umarım doğrudur. Öyle bir geçer zaman ki dizisinin yakışıklı iki oyuncusu rol alacakmış. Yazarı Selim Çiprut kitabının filmiyle bizzat ilgilenecekmiş.
Üzüm,çilek, muzla yaratıcılık
Yılbaşını evde geçirenler yılbaşı için hoş bir pasta bir fikirde benden üzerini yarım ay kesilmiş kivilerle de süsleyebilirsiniz.
